Yeni Bir Çağ Mı Başlıyor? Dünyanın İlk Uluslararası Holografik Işınlanması Gerçekleşti!

Günlük hayatta birçok kolaylık sağlaması beklenen holografik ışınlanmanın hayatımıza girmesi ile bizleri birçok yenilik bekliyor. Holografik ışınlanmanın, özellikle fiziksel anlamda bir araya gelemeyen kişilerin buluşmasını sağlamada ve kırsal sağlık hizmetlerini geliştirmede kullanılması hedefleniyor. 

Bu kapsamda Western Ontario Üniversitesi'ndeki bir grup araştırmacının yapmış olduğu çalışmalar sonucunda, dünyada ilk kez uluslararası holografik ışınlanma gerçekleştirildi. Filmlerde sıklıkla karşılaştığımız holografik ışınlanma sahneleri, ilk kez gerçek hayatta yer edinmiş duruma geçti. Bu çalışmalar, dünyanın artık farklı bir yere evrileceğine dair umut oldu.

Holografik ışınlanma nedir?

Holografik ya da holoportik ışınlanma ‘holoport’ olarak ifade ediliyor. Holoport kelimesi de, hologram ve teleportun bir kombinasyonudur. Holoport, bir kişinin hologramının ‘Star Trek’ evreninde olduğu gibi anında başka bir ortama ışınlanmasını sağlıyor.

Koronavirüs hastalığının 2019 yılından bu yana sebep olduğu pandemi, bizlere hayatımızın birçok alanında, hatta günlük işlerde bile dijitalleşmenin zorunlu olduğunu gösterdi. Bu alanlardan biri de insanlarla bir iş için bir araya gelmekti. Bir toplantı için ofise gidip gelmek ya da kilometrelerce yolu aşmak yerine, bir çevrimiçi görüntülü arama yoluyla evlerimizden bağlantı kurabilir ve işi halledebilir olduğumuzu zorunlu kaldığımızda fark ettik.

Ancak iki yıl geçtikten sonra bile, sanal toplantılar yüz yüze görüşmenin kolaylığını ve etkililiğini tam olarak sağlayamadı ve birçok araştırmacı, holografik ışınlanmanın bu sorunu çözebileceğini umdu. Hologram ve teleportun bir kombinasyonu olan teknoloji, kısaca holoport olarak adlandırılıyor ve bir kişinin hologramının Star Trek evrenine çok benzer şekilde, anında başka bir yere ışınlanmasını sağlıyor. Sanki gerçekten o an oradaymışçasına gibi bir izlenim uyandırmayı başaran, şu ana kadar geliştirilmiş teknolojiler arasında gerçekliğe en yakın olarak kabul edilen, holografik ışınlanma oldu. 

Holografik ışınlanma nasıl gerçekleştiriliyor?

Kurgusal Star Trek teknolojisini gerçeğe dönüştürmek için birkaç şirketin bir araya gelmesi gerekiyordu. Teknoloji uzmanı Microsoft, iş ve oyun uygulamalarına karma gerçekliği getirmek için bir süredir HoloLens üzerinde çalışıyor.

Houston merkezli Aexa Aerospace de, HoloLens kullanılarak görülebilen, öznenin ve çevresinin holografik görüntülerini oluşturmak için özel bir kamera sağlayan yazılımı sağlıyor. Geçen yıl da NASA, Aexa'nın teknolojisini kullanarak uçuş cerrahı Dr. Josef Schmid'i sanal ortama taşımıştı.

Western'deki araştırmacılar, Kanadalı bir şirket olan Leap Biosystems ile işbirliği içinde, bu teknolojinin tıbbi uygulamalarını anlamak ve geliştirmek adına şimdi Aexa ile birlikte çalışıyor. Hem özne hem de kullanıcı HoloLens'i takarsa, fiziksel olarak aynı odadalarmış gibi kendi ortamlarından ayrılmayarak etkileşime girebiliyorlar. İşte bunu göstermek için, Batı Uzay Araştırmaları Enstitüsü'ndeki (Western Space) araştırmacılar, 27 Temmuz'da ilk uluslararası holografik ışınlamayı gerçekleştirdiler.

Western Space öğretim üyesi Adam Sirek, "Alabama'dan bir kişiyi Londra, Ontario'ya naklettik ve daha sonra projedeki öğrencilerin her biri kendilerini holografik biçimde Huntsville, Alabama'ya anında holografik biçimde aktarabildiler" diyerek ışınlanmanın detaylarını aktardı.

Peki şimdi ne olacak?

Büyük ölçüde tıp öğrencilerinden oluşan bir ekip, bu teknolojiyi uzak bölgelerde tıbbi muayeneleri kolaylaştırmak için kullanmaya hevesli ve bunun kırsal sağlık hizmetleri için bir devrim olabileceğine inanıyor.

Kurulum, görüntülerin ve seslerin her yere iletilmesine yardımcı olabiliyor, ancak şu anda yeteneklerinin yettiği yer bununla sınırlı kalıyor. Doktorlar tanılarını koyarken kan basıncı, kalp hızı, oksijen satürasyonu gibi çok çeşitli parametrelere başvuruyorlar. Ek olarak, fiziksel temas da tıbbi muayenenin büyük bir parçası. Maalesef bu gibi unsurlar hologramların kopyalayamayacağı bir şey olduğu için henüz holografik ışınlanma tıp dünyasının odağı haline gelemiyor.

Bunun yanında araştırma ekibi, gelecekte projelerine dokunmatik özellikler kullanarak bilgi aktarmaya ve anlamaya izin veren teknoloji olan haptikleri dahil etmeye hevesli. Teknoloji, tıbbi işlevin ötesinde, bir gün üç boyutlu varlığın norm haline gelebileceği sanal toplantıların iyileştirilmesine de yardımcı olabilir. Sanal taşıma insanlara birçok yönden yardımcı olabilir. Sirek, basın açıklamasında "Uzay istasyonunda üç aylık bir görevde olduğunuzu düşünün aşağı evinize inip de bir aile yemeği için masanızda otursanız iyi olmaz mı" diyerek esprili bir dille holografik ışınlanma ile nelere çözüm bulabileceklerini ifade etti.