Random (Rastgele)
"Random" kelimesi, rastgele veya belirli bir düzen veya kurala göre seçilmemiş anlamında kullanılır. Örneğin, bir programda "random sayı üretme" fonksiyonu, belirli bir aralıkta rastgele bir sayı üretir. Aynı şekilde, bir müzik listesinde "random şarkı seçme" fonksiyonu, listedeki şarkılar arasından rastgele bir şarkı seçer. "Random" kelimesi, herhangi bir düzen veya kurala uygun olarak seçilmeyen, tamamen rastgele olarak seçilen şeyleri tanımlamak için kullanılır.
Bilinçli bir karar olmadan bir şeyi yapmak ve gerçekleştirmektir. Matematikte ise her öge için eşit şansların oluşturulduğu bir durum belirlemektir. Mimarlıkta ise birbirinden bağımsız boyutlara ve şekillere sahip şekiller için kullanılır.
Random kelimesi çok farklı anlamlara sahiptir. Kullanım alanına uygun olarak çeşitli çıkarımlar yapılabilir. Hem zarf hem de isim olarak kullanılabilir. İsim olarak kullanıldığında belirsiz veya bilinmeyen anlamlarına gelebilir. Her şey cümle içindeki yerine bağlıdır.
Random ne anlama gelir?
Random kelimesinin tam olarak nereden geldiği net değildir. Eski Fransızcada mükemmel hız anlamına gelen "randon" kelimesinden geldiği belirtilir. Bazı yerlerde kaynağı, yine eski Fransızcada hızlı ilerleme anlamına gelen "randir" kelimesi olarak gösterilir.
Random olan bir şeyin sırası, planı veya amacı yoktur. Piyangoda ve diğer şans oyunlarında sayıların belirlenmesi random yapılır. Planlanmamış bir şekilde gerçekleştirilen eylemler yine random olarak ifade edilirler. Çünkü tesadüf durumu söz konusudur.
Bir dönem random kelimesi tamamen şansa bağlı durumları ifade eden rastgele karşılığını değil garip karşılığını veren bir kelime olarak kullanılmaya çalışıldı. Ancak bu kullanım pek uzun sürmedi ve kelime rastgele anlamını taşıyacak şekilde kullanılmaya devam etti.
Random kelimesinin cümle örnekleri nelerdir?
Random kelimesi ile birbirinden farklı cümleler oluşturulabilir. Kelimeye katılacak olan anlam belli olduğu sürece pek zorlanmazsınız. Örnek olması açısından bazı cümleleri inceleyerek random kelimesinin ne anlama geldiğini öğrenebilir ve onu daha pratik bir şekilde kullanabilirsiniz.
1. Bilinçli karar olmadan yapılmış ve gerçekleştirilmiş (random)
Cümlelerin Türkçe halleri
- "Bu karar rastgele alınmış olsa bile aynı zamanda ikna edici bir karar olmuş."
- "Bilimle elde edilen bilgiler araştırmacıların rastgele ortaya çıkardığı bir şey değildir."
- "Kafanızda rastgele düşünceler ortaya çıkabilir ve genelde kötü zamanda gelirler."
- "Araştırma yaparken ortaya konmuş rastgele gerçeklerin bir listesiyle ilgilenmemeliyiz."
- "Sürekli değişen dünyada rastgele ortaya çıkan düşüncelere artık alışmalıyız."
Cümlelerin İngilizce halleri
- "Even if this decision was made at random, it was also a persuasive decision."
- "Information gained through science is not something researchers invent randomly."
- "Random thoughts can pop up in your head, and they usually come at a bad time."
- "We shouldn't be dealing with a list of random facts that come up while doing research."
- "We have to get used to random thoughts in an ever-changing world."
2. Her öge için eşit şansların yer aldığı veya oluşturulduğu durum (random)
Cümlelerin Türkçe halleri
- "Rastgele bir sıraya bağlı olarak her denemede üç farklı koşul ortaya çıktı."
- "Elde edilen sonuçlar rastgele veri örneklerine dayalıdır ve titizlikle kontrol edilir."
- "Rastgele örneklerle oluşturulacak süreçler genelde zordurlar ama imkansız değildirler."
- "Rastgele bir örnek kümesi oluşturulmuş olsa bile sınırlamalarla sonuç üretilebilir."
- "Benzer ilgi alanlarına sahip rastgele 1000 kişinin katıldığı anketin sonuçları oldukça ilginçti."
Cümlelerin İngilizce halleri
- "Three different conditions emerged in each trial based on a random order."
- "The results obtained are based on random data samples and are rigorously checked."
- "Processes to generate random samples are often difficult, but not impossible."
- "Even if a random sample set is generated, results can be produced with limitations."
- "The results of a random survey of 1,000 people with similar interests were quite interesting."
3. Düzensiz boyuttaki ve şekildeki mimari ögeler (random)
Cümlelerin Türkçe halleri
- "Rastgele boyutlarda döşenmiş olan taşlar kalite duygusunu yansıtmak için özenle seçildi."
- "Bu eski yapının yapının duvarlarındaki taşlar rastgele şekillere sahiptirler."
- "Onun benzersizliği rastgele taşları bir araya getirerek uyum oluşturmasıydı."
- "Standart yapılarda rastgele ögeler azdır ama estetik açıdan yetersizdirler."
- "Mimaride kullanılan rastgele döşeme yaklaşımının temelinde mimarın bakış açısı vardır."
Cümlelerin İngilizce halleri
- "Laid at random sizes, the stones were carefully chosen to reflect a sense of quality."
- "The stones on the walls of this ancient building have random shapes."
- "His uniqueness was that he mixed random stones together to create harmony."
- "Standard buildings have few random elements, but they are aesthetically inadequate."
- "The basis of the random tiling approach used in architecture is the architect's perspective."
4. Bilinmeyen veya belirtilmemiş (random)
Cümlelerin Türkçe halleri
- "Gerçekten rastgele birinin söylediği sözleri dikkate alacak mısın?"
- "Burayı koruması için rastgele bir kişiden destek almak yerine profesyonellere yönelmelisin."
- "Rastgele bir şekilde açılmış olan telefona cevap verirken her şeyi dikkate almaya değmez."
- "Bir şeyden hoşlanıyorsan onu rastgele bir yerde gördüğünde dahi dikkatini çeker."
- "Filmler hakkında yorum yapan bu kişinin rastgele yorumlar yaptığını fark etmedin mi?"
Cümlelerin İngilizce halleri
- "Are you really going to heed the words of a random person?"
- "You should turn to professionals instead of getting support from a random person."
- "It's not worth considering everything when answering a randomly picked up phone."
- "If you like something, it grabs your attention even when you see it in a random place."
- "Didn't you notice that this person commenting on movies is making random comments?"
5. Garip, beklenmedik ve olağandışı (random)
Cümlelerin Türkçe halleri
- "Şu an canım çok dondurma çekiyor ve bu beklenmedik bir şekilde ortaya çıktı."
- "Aynı otele yerleştiğimizi bilmiyordum ve beklenmedik şekilde onu yan odada buldum."
- "Yediğim son hamburgerin içine random miktarda konulmuş mısırlar vardı."
- "Söylediği ve anlatmaya çalıştıkları gerçekten random şeylerdi."
- "Başta onu anlayamadım çünkü söyledikleri benim için random sayılırdı."
Cümlelerin İngilizce halleri
- "I'm craving ice cream right now, and this came out randomly."
- "I didn't know we were in the same hotel and randomly found her in the next room."
- "The last hamburger I ate had a random amount of corn in it."
- "What she said and tried to convey was really random stuff."
- "I couldn't understand her at first because what she said was random to me."
6. Bilinmeyen, belirtilmemiş veya tuhaf kişi (random)
Cümlelerin Türkçe halleri
- "Artık biraz daha içe kapanık olmak istiyorum ve random kişilerle konuşmama kararı aldım."
- "Kalabalığın arasında yer alan bir grup insan onunla fotoğraf çektirmek için can atıyordu."
- "Sosyal medyada sürekli random kişilerden takip isteği alıyorum."
- "Oyun oynarken random kişilerin ne yaptığını umursamak istemiyorum."
- "Diğer random insanlardan gelen mesajlar ilgi çekiciydi ama bu son gelen bambaşkaydı."
Cümlelerin İngilizce halleri
- "I want to be a little more introverted now and have decided not to talk to random people."
- "A group of people in the crowd were dying to take a picture with her."
- "I'm constantly getting follow requests from random people on social media."
- "I don't want to care about what random people are doing while playing the game."
- "The messages from other random people were interesting, but this last one was different."
Random kelimesinin ne anlama geldiğini anlamak için örneklerden yararlanabilirsiniz. Genel olarak internette sıklıkla kullanılan bir kelimedir. Çekilişlerde, yarışmalarda ve diğer pek çok alanda random kelimesinin kullanıldığını görebilirsiniz.